Tekfur Tekfur, Bizans İmparatorluğu zamanında, vali makamında olan kişilere verilen addır. Bu terim, bir nevi derebeyliği olarak da düşünülebilir. Tekfurun Kelime Anlamı Tekfur kelimesi, Ermenice kökenli bir sözcüktür. Anadolu'daki ve Rumeli'deki Hristiyan beylere de bu ad verilirdi. Kelime, "takavor" sözcüğünden türemiştir ve bu kelimenin anlamı "taç taşıyan kral" demektir. Tekfurların Yaşamı ve Görevleri Tekfurlar, Bizans İmparatorluğu'na bağlı olarak çeşitli bölgelerde görev yaparlardı. Genellikle, Bizans İmparatorluğu'nun merkezi otoritesinden uzak olan bölgelerde bulunurlardı. Tekfurlar, halktan vergi toplar ve asker tedarik ederlerdi. Ancak, çoğu zaman başlarına buyruk davranma eğilimindeydiler. Tekfurların idari ve askeri olmak üzere birçok görevleri bulunmaktaydı. Özellikle Osmanlı Devleti zamanında tekfurlar ile sıkı iletişim kurulurdu. Türk akınlarından korunmak için tekfurlar, Türklere bol miktarda vergi verirlerdi. Türkler de buna karşılık olarak tekfurlara akın düzenlemezlerdi. Tekfurların Sosyal İlişkileri Tekfurlar, bazen kendilerini korumak ve ittifaklar kurmak amacıyla aile bağlarını kuvvetlendirmeye çalışırlardı. Örneğin, Yarhisar Tekfuru'nun kızı Nilüfer Hatun, Orhan Gazi ile evlenmiştir. Nilüfer Hatun, babası tarafından Bilecik Tekfuru'nun oğlu ile nişanlanmışken, Orhan Bey'e aşık olmuş ve onunla evlenmiştir. İslamiyeti Kabul Eden Tekfurlar Zaman içinde bazı tekfurlar Müslüman olmuştur. Müslüman olan tekfurlar, özellikle Osmanlı Devleti'ne büyük faydalar sağlamışlardır. Bu tekfurlar arasında en bilinen isimlerden biri, Harmankaya Tekfuru Köse Mihal'dir. Köse Mihal, Osmanlı Devleti ve İslamiyet adına önemli katkılarda bulunmuştur. Köse Mihal'in Müslüman Olma Hikayesi Köse Mihal, Osmanlı Beyliği'ni tarihten silmeyi planlarken Orhan Gazi ile karşılaşmış ve esir düşmüştür. İlk başta kötü muamele göreceğini düşünmesine rağmen, Osmanlılar ona son derece misafirperver davranmışlardır. Bu durum, Köse Mihal'in Müslüman olma kararı almasına neden olmuştur. Orhan Gazi'nin adaletli ve hoşgörülü tutumu, Köse Mihal'in İslamiyet'i kabul etmesine vesile olmuştur. Tekfurlar ve Osmanlı Devleti Osmanlı Devleti'nin ilk yıllarında, özellikle Osman Bey ve Orhan Bey dönemlerinde, tekfurlar ile sıkça mücadele edilmiştir. Bu mücadeleler sonucunda Osmanlı Devleti'nin sınırları genişletilmiştir. 1453 yılında İstanbul'un Fethi ile birlikte tekfurların tarihi de sona ermiştir. |