Osmanlı Devleti Gerileme DönemiOsmanlı Devleti'nin Gerileme Dönemi, 1699 yılında imzalanan Karlofça Antlaşması ile başlayıp, 1792'de imzalanan Yaş Antlaşması'na kadar süren bir dönemi kapsar. Bu süreçte, Karlofça ve İstanbul Antlaşmaları sonucunda kaybedilen toprakları geri almak ve mevcut toprakları korumak amacıyla doğuda İran, batıda Venedik ve Avusturya, kuzeyde ise Rusya ile çeşitli savaşlar yapılmıştır. Gerileme Dönemindeki Osmanlı Padişahları
Gerileme Dönemindeki IslahatlarKarlofça Antlaşması sonrasında Osmanlı Devleti, çeşitli tedbirler alarak devlet yapısında mali, idari ve ekonomik yeniliklere gitmiştir. Donanma ve ordunun modernizasyonu için çeşitli çalışmalar yapılmıştır. III. Ahmet döneminde Avrupa'ya elçiler gönderilerek, orada yapılan yenilikler takip edilmiştir. İstanbul'a matbaa getirilmiş, kumaş ve kâğıt fabrikaları kurulmuştur. İlk özel matbaa, İbrahim Müteferrika ve Said Efendi tarafından kullanılmıştır. Sultan III. Mustafa ve I. Mahmut dönemlerinde Osmanlı ordusu yeniden düzenlenmiş, topçu ocakları ve humbaracı ocakları batıya uygun hale getirilmiştir. Askeri disiplin ve eğitim, 1736-1739 yılları arasında Rusya ve Avusturya ile yapılan savaşlarda faydalı olmuştur. Ancak 1747 yılında yeniçerilerin baskınıyla bu askeri bölümler kapatılmıştır. III. Mustafa döneminde Fransa'dan getirilen mühendislerle Bahriye sınıfı ve okulları modernize edilmeye başlanmıştır. Batıdaki gelişmelerin takibi için elçiler gönderilmiş ve astronomi ile tıp alanında yeni çalışmalar yapılmıştır. Gerileme Döneminde Askeri TeşkilatGerileme döneminde birçok padişah, devletin gerilediğini fark etmiş ve bunun önlenmesi için çeşitli tedbirler alınması gerektiğini düşünmüştür. Ancak Yeniçeri Ocağı'nın görevini yapmaması ve iyi yetişmiş devlet adamlarının olmaması nedeniyle, padişahların yeniliklere açık olmalarına rağmen Osmanlı Devleti'ndeki gerileme durdurulamamıştır. III. Selim Dönemi ve Islahat HareketleriIII. Selim döneminde Avrupa ve Avusturya'dan elçi olarak gönderilen Bekir Ratıp Efendi tarafından ordu ve teşkilat hakkında bilgiler toplanmış ve Nizam-ı Cedid ordusu kurulmuştur. Bu nedenle III. Selim dönemi, Nizam-ı Cedid Dönemi olarak anılmıştır. Ancak yeniliklere karşı çıkan devlet adamları ve yeniçeriler isyan çıkararak III. Selim'i tahttan indirmiştir. Ordu dağıtılmış ve bu yenilikleri destekleyen devlet adamları cezalandırılmıştır. Yerine geçen IV. Mustafa da bu yapılanları desteklemiş ve Nizam-ı Cedid Dönemi sona ermiştir. Osmanlı Devleti'nde Gerilemenin NedenleriMerkezi Yönetimin Bozulması: Devletin merkezi yönetiminin bozulmasında, şehzadelerin sancaklara gönderilmemesi nedeniyle devletin yönetimine tecrübesiz olarak geçmeleri, bu tecrübesizlik nedeniyle devletin yönetiminde saraydaki kadınların ve ağaların etkili olması, padişahların küçük yaşta devletin başına geçmesi ve önemli makamların rüşvetle doldurulması etkili olmuştur. Bu sebeplerden dolayı halkın devlete karşı güveni gitmiş ve isyanlar baş göstermiştir. Ekonominin Bozulması: Osmanlı ekonomisinin 16. yüzyıl ile birlikte bozulmasında, coğrafi keşiflerle ticaret yollarının değişmesi, gümrük gelirlerinin düşmesi, İran ve Avusturya ile yapılan savaşların yüklü harcamaları, kapitülasyonların Avrupalılar tarafından sömürülmesi, ihracatın azalırken ithalatın artması, vergilerin artırılması nedeniyle köylülerin tarımı bırakması, saray masraflarındaki artış, altın ve gümüş gibi değerli madenler yüzünden paranın değerinin düşmesi gibi etkenler ekonominin bozulmasına neden olmuştur. Köylerden şehre göçler artmış, askere daha fazla kişi alınmasından masraflar yükselmiştir. Askeri Sistemdeki Bozulma: III. Murat döneminde Kapıkulu ocaklarına fazla sayıda asker alınması, yeniçerilerin geçim sıkıntısına girip başka işlere yönelmesi, iltizam sistemi yaygınlaşırken, tımar sisteminin gerilemesi ve eyaletlerde asker yetiştirilmemesi gibi etkenler askeri sistemin bozulmasına neden olmuştur. Askeri bilgisi olmayan kişilerin komutanlığa getirilmesi, Avrupa'daki yeniliklerin takip edilmemesi ve sayıları artan yeniçerilerin kendilerini büyük güç olarak görmeleri de bu bozulmayı hızlandırmıştır. Sosyal Alandaki Bozulmalar: Nüfusun artması, tımar sisteminin bozulması, Celali isyanları gibi etkenler halkın devlete karşı güvenini zedelemiştir. Büyük şehirlerde göçten dolayı nüfus artmış, işsizlik ve güvenlik sorunu yaşanmaya başlamıştır. Çıkan isyanların devlet tarafından bastırılması da güçleşmiştir. Eğitim Sistemindeki Bozulmalar: Medreselerin çağın gerisinde kalması, Avrupa'daki eğitim alanındaki yeniliklerin takip edilmemesi, pozitif ilimlerin müfredattan çıkarılması, eğitimden geçmeyen kişilere ilmi rütbelerin verilmesi, yeni doğanlara bile müderrislik unvanı verilmesi nedeniyle beşik uleması adında yeni bir sınıfın türemesi devletin gerilemesi kaçınılmaz hale getirmiştir. Dış Etkenler: Avrupa'nın ekonomisinin güçlenmesi, coğrafi keşifler nedeniyle zenginleşmesi, bilimde Rönesans ve Reform hareketleriyle önemli girişimler yapılması, bunlara Osmanlıların ayak uyduramaması nedeniyle geri kalınmıştır. Ayrıca Avrupalıların Osmanlılara birlikte saldırmaya başlaması gerileme sürecini hızlandırmıştır. |
Osmanlı düşüş döneminde, devletin merkezi yönetimindeki bozulma, askerî sistemdeki zayıflama ve eğitimdeki gerilemeler, bu sürecin en önemli nedenlerindendir. Bu durum, Osmanlı'nın Avrupa karşısında geri kalmasına ve güç kaybetmesine neden oldu. Peki, Osmanlı düşüş döneminin etkileri günümüzde nasıl hissedilmektedir?
Cevap yazOsmanlı Düşüş Döneminin Etkileri
Hürkal, Osmanlı İmparatorluğu'nun düşüş dönemi, günümüzde birçok alanda etkisini hissettirmektedir. Bu dönemde yaşanan merkezi yönetim bozulması, günümüz devlet yapılarında merkezi otoritenin önemini vurgularken, bu tür zayıflamaların devletlerin nasıl parçalanabileceğini de göstermektedir.
Eğitim Sistemi Üzerindeki Etkiler
Eğitimdeki gerilemeler, günümüzde de hala tartışılan bir konu. Eğitim sisteminin güçlendirilmesi ve modernleşmesi gerektiği düşüncesi, Osmanlı'nın bu süreçte yaşadığı gerilikten kaynaklanıyor. Bu durum, eğitime verilen önemin artmasına ve reformların yapılmasına yol açmıştır.
Askeri Sistem ve Güvenlik
Askeri sistemdeki zayıflama, günümüzde de güvenlik politikalarının önemini artırmıştır. Tarihsel olarak yaşanan bu zayıflık, devletlerin güvenlik stratejilerini gözden geçirmelerine ve daha güçlü bir askeri yapı oluşturmalarına sebep olmuştur.
Kültürel Etkiler
Osmanlı'nın Avrupa karşısındaki geri kalışı, bugün de kültürel etkileşimlerde ve uluslararası ilişkilerde kendini göstermektedir. Bu durum, Türkiye'nin Batı ile ilişkilerinde ve kimlik meselelerinde hala etkisini sürdürmektedir.
Sonuç olarak, Osmanlı düşüş döneminin etkileri günümüzde, yönetim, eğitim, güvenlik ve kültürel alanlarda belirgin bir şekilde hissedilmektedir. Bu tarihsel süreçten dersler çıkararak, daha sağlam bir toplumsal yapı inşa etme çabaları devam etmektedir.
Osmanlı Devleti'nin Gerileme Dönemi'nin Karlofça Antlaşması ile başladığını ve Yaş Antlaşması'na kadar sürdüğünü söylüyorsunuz. Bu dönemde neden özellikle İran, Venedik, Avusturya ve Rusya ile savaşlar yapıldı? Bu savaşların Osmanlı Devleti üzerindeki etkileri ne oldu? Ayrıca, III. Selim'in Nizam-ı Cedid ordusunu kurmasının ardındaki asıl nedenler nelerdir ve bu ordu neden başarılı olamadı? Yeniliklere karşı çıkan devlet adamları ve yeniçeriler neden bu kadar güçlüydü?
Cevap yazKardelen,
Osmanlı Devleti'nin Gerileme Dönemi'nde Karlofça Antlaşması'ndan başlayarak Yaş Antlaşması'na kadar olan süreçte çok sayıda savaş yapması, devletin sınırlarını koruma ve genişletme çabalarındaki zorluklarla ilişkilidir. İran, Venedik, Avusturya ve Rusya ile savaşlar yapılmasının ana nedenleri şöyle sıralanabilir:
Sınır Anlaşmazlıkları ve Güç Dengesi: Osmanlı Devleti, sınır komşularıyla sürekli olarak anlaşmazlıklar yaşamış ve bu devletlerle güç dengesi oluşturmaya çalışmıştır. Venedik ve Avusturya gibi devletler, Osmanlı'nın batıdaki etkisini kırmak için çaba sarf etmiştir.
Toprak Kayıpları ve Savunma: Bu savaşların pek çoğu Osmanlı'nın toprak kayıplarına neden olmuştur. Bu kayıplar, devletin mali yapısını ve askerî gücünü zayıflatmıştır. Rusya ile olan savaşlar, özellikle Karadeniz ve Kafkasya bölgelerinde Osmanlı'nın etkinliğini azaltmıştır.
III. Selim ve Nizam-ı Cedid: III. Selim'in Nizam-ı Cedid ordusunu kurmasının ardındaki asıl neden, Osmanlı ordusunun modernleşmesi ve Avrupa ordularıyla rekabet edebilir duruma gelmesidir. Ancak bu ordu, yeniçerilerin ve bazı devlet adamlarının direnciyle karşılaşmış ve yeterince destek bulamamıştır. Yeniliklere karşı çıkan bu gruplar, geleneksel güçlerini korumak için değişimlere direnmıştir.
Bu savaşların ve reformların Osmanlı Devleti üzerindeki etkileri, uzun vadede devletin zayıflamasına ve iç karışıklıklara neden olmuştur. Bu dönemde yaşanan olaylar, Osmanlı'nın çöküşüne giden yolun önemli bir parçasıdır.
Selamlar,